Lütfen bekleyiniz...

Avrupalı Avukatların Tabi Olduğu Meslek Kuralları

 

İÇİNDEKİLER

1. GİRİŞ

Avukatların Toplumdaki Görevi

Meslek Kurallarının Niteliği

Kuralların Amacı

Ratione Personae (Kişi Bakımından Uygulama)

Ratione Materiae (Konu Bakımından Uygulama)

Tanımlar

2. GENEL İLKELER

Bağımsızlık

Güven ve Dürüstlük

Sır Saklama

Diğer Baro ve Hukuk Örgütlerinin Kurallarına Uyma

Avukatlıkla Bağdaşmayan Faaliyetler

Kişisel Reklam

Müvekkilin Menfaati

Avukatın Müvekkiline Karşı Sorumluluğunun Sınırı

3. MÜVEKKİLLERLE İLİŞKİLER

Talimatın Kabulü ve Sona Ermesi

Menfaat Çatışması

Pactum de Quota Litis (Borcun Bir Kısmının Ödenmesini Sağlamaya İlişkin Sözleşme)

Ücretlerin Düzenlenmesi

Alacağa Mahsuben Ödeme

Avukat Olmayanlarla Ücret Paylaşımı

Dava Masrafları ve Adli Yardım

Müvekkil Fonları

Mesleki Zarar Sigortası

4. MAHKEMELERLE İLİŞKİLER

Mahkeme Kuralları

Duruşmaların Adilane Yürütülmesi

Mahkemelerde Davranış

Yanlış veya Yanıltıcı Bilgi

Hakem vesaire Bakımından Uygulama Alanı

5. AVUKATLARIN BİRBİLERİYLE İLİŞKİLERİ

Mesleğin Kurumsal Yapısı(Ruhu)

Farklı Üye Devlet Avukatları Arasında İşbirliği

Avukatlar Arasında Yazışma

Tavsiye Ücreti

Hasım Tarafla Muhaberat

(Metin çıkarılmıştır)

Ücretlerden Sorumlu Olma

Mesleki Gelişimin Sürdürülmesi

Farklı Üye Ülke Avukatları Arasındaki İhtilaflar

 

1. GİRİŞ

Avukatın Toplumdaki Görevi

Hukukun üstünlüğüne saygı esasına dayalı olarak kurulmuş bulunan bir toplumda avukat özel bir role sahiptir. Avukatın görevi yasanın izin verdiği sınırlar içinde verilen talimatları yerine getirmekle başlayıp sona ermez. Avukat, kendisine hak ve özgürlüklerinin savunulması ve sağlanması görevini verenlerin çıkarlarına ve adaletin sağlanmasına da hizmet etmek zorundadır ve sadece müvekkilinin davasını takip etmekle görevli olmayıp aynı zamanda müvekkilinin danışmanıdır. Bir toplumda avukatın mesleki işlevine saygı göstermek o toplumda demokrasi ve hukukun üstünlüğünün varlığı için zorunlu bir koşuldur.

Dolaysıyla, avukatın üstlendiği görev onun aşağıda sayılanlara karşı çeşitli hukuki ve ahlaki yükümlülükler(birbiriyle çelişkili görünseler de) yükler:

- müvekkil;

- avukatın, nezdinde müvekkilin hak ve davasını savunduğu mahkemeler ve diğer yetkili makamlar;

- genel olarak hukuk mesleği camiası ve özel olarak bu topluluğun her bir üyesi;

- devlete ve diğer odaklara karşı insan haklarının sağlanmasının esas olduğu ve bunun için özgür ve bağımsız bir hukuk mesleğinin varlığının o meslek örgütünce belirlenmiş bulunan kurallara saygı temelinde bulan toplum.

Meslek kurallarının niteliği

Meslek kuralları, bu kurallara tabi olanların kendi istekleri ile uymalara sayesinde bütün uygar toplumlarda bir işlevin avukatlar tarafından yerine getirilmesinin esas olarak kabul edildiği ve bunun sağlanması için düzenlenmiştir. Avukatların bu kurallara uymaması disiplin cezasını gerektirebilir.

Her Baronun ve Hukuk Örgütü’nün kuralları kendi geleneklerinden kaynaklanır. Bu kurallar ilgili üye Devlette faaliyette bulunan meslek örgütüne ve mesleğin faaliyet alanında, hukuki ve idari usullerine ve ulusal mevzuatına uyarlanır. Bu kuralların, kapsamları dışına çıkarılması ve genele uygulanması mümkün olmayan bu kuralların genelleştirilmesi mümkün olmadığı gibi arzu da edilmez.

Her Baronun ve Hukuk Örgütünün kendi özel kuralları aynı değer üzerine kurulmuş olup, çoğu kez ortak bir temeli temsil etmektedir.

Kuralların amacı

Avrupa Birliği ve Avrupa Ekonomik Bölgesi’nin süregelen entegrasyonu ile Avrupa Ekonomik Bölgesi dahilinde faaliyet gösteren avukatların sınır ötesi faaliyetlerinin artarak sıklaşması sonucunda; Avrupa Ekonomik Bölgesinde faaliyet gösteren tüm avukatların, hangi Baro veya Hukuk Topluğuna üye olurlarsa olsunlar, sınır ötesi faaliyetleri bağlamında ortak kurallara tabi olmaları kamu menfaatinin zorunlu bir sonucudur. Bu kuralların ihdas edilmesinin özel amacı ise özellikle, 77/249/EEC sayılı Direktif’in 4 ve 7.2 Maddeleri ile 98/5/EC sayılı Direktif’in 6 ve 7. Maddelerinde belirtilmiş olan “çifte deontoloji”nin uygulanmasından kaynaklanan zorlukların azaltılmasıdır.

Hukuk mesleğini CCBE aracılığı ile temsil eden kuruluşlar meslek kurallarının kodifiye edildiği maddelerin:

• Avrupa Birliği ve Avrupa Ekonomik Bölgesi Baro ve Hukuk Örgütlerinin ortak uzlaşması olarak kabul edilmesini;

• Avrupa Birliği ve Avrupa Ekonomik Bölgesi avukatlarının sınır ötesi faaliyetleri bağlamında ulusal düzenlemeler veya AET uygulamaları kapsamında yaptırımı olan kurallar olarak kabul edilmesini;

• Ulusal deontoloji kuralları veya mesleki faaliyetler bağlamında yapılacak değişikliklerde göz önüne alınarak uyumlaştırılmasını;

Önermektedirler.

Öneride bulunanlar, ulusal deontoloji kuralları ve meslek kurallarının, işbu Meslek Kurallarıyla uyumlu olarak yorumlanması ve uygulanmasını önermektedirler.

Bu Kuralların avukatların sınır ötesi faaliyetleri kapsamında uyulması zorunlu kurallar olarak benimsenmesinden sonra ilgili avukat, bu Kurallara aykırı olmaması koşuluyla, üyesi olduğu Baro veya Hukuk Kurumunun kurallarına tabi olacaktır.

Ratione Persona (Kişi bakımından uygulama) kuramının uygulanma alanı

Bu Kurallar, 77/249/EEC ve 98/5/EC Direktiflerde tanımlanan avukatlar ile CCBE Gözlemci Üyesi olan ülkeler avukatlarına uygulanacaktır.

Ratione Materiae (Konu bakımından uygulama) kuramının uygulama alanı

Aşağıda yer alan kurallar, deontoloji ve meslek kurallarının bir üye devlette uygulanması ve uyumlaştırılması hususu göz ardı edilmeksizin; Avrupa Birliği ve Avrupa Ekonomik Bölgesinde sınır ötesi faaliyetlerde bulunan avukatlara uygulanır. Sınır ötesi faaliyet terimi:

(a) bir avukatın kendi ülkesi dışında diğer üye ülke avukatlarıyla yapılan temasları;

(b) avukat fiilen bulunsa veya bulunmasa da, kendi ülkesi dışında diğer üye ülkelerde yaptığı mesleki faaliyetleri;

ifade eder.

Tanımlar

Bu Kurallarda yer alan;

“Üye Devlet” terimi Avrupa Birliğine üye bir devleti veya mesleki faaliyeti 1.4. Madde kapsamında bulunan diğer bir devleti,

“ Asıl Üye Devlet” terimi bir avukatın avukatlık ruhsatını veya unvanını aldığı devleti,

“ Ev sahibi Üye Devlet” terimi bir avukatın sınır ötesi faaliyetlerini sürdürdüğü herhangi bir üye Devleti,

“Yetkili Makam” terimi ilgili Üye Devletin meslek kuralları koyan makam ile avukatlara ilişkin disiplin kurallarını uygulayan kurum veya makamları,

“77/249/EEC sayılı Direktif” avukatların hizmetlerini etkin bir şekilde ifa etme serbestisine ilişkin 22 Mart 1977 tarih, 77/249/EEC sayılı Konsey Direktifini,

“98/5/EC sayılı Direktif” bir avukatın ruhsatını/yetkisini aldığı ülke dışındaki Üye Devlette daimi olarak mesleğini icra edebilmesine olanak sağlayan 16 Şubat 1998 tarih 77/249/EC sayılı Avrupa Parlamentosu ile Konseyi Direktifini,

ifade eder.

2. GENEL İLKELER

Bağımsızlık

Bir avukatın karşı karşıya bulunduğu görevleri, kişisel ve dış baskılardan kaynaklananlar başta olmak üzere her türlü etkiden arınmış ve tamamen bağımsız olmasını gerektirir. Bu bağımsızlık, adaletin gerçekleşmesine duyulan güven bağlamında bir yargıcın bağımsızlığı kadar gereklidir. Bu bağlamda, bir avukat bağımsızlığının zedelenmesinden ve ne müvekkilini, ne mahkemeyi nede üçüncü şahısları memnun etmek kaygısı ile meslek ilkelerinden ödün vermemelidir.

Bu bağımsızlık, davalar kadar hasımsız işlerde de gereklidir. Bir avukatın, bir müvekkile; kendisini memnun etmek, kişisel çıkarlarına hizmet etmek veya dış baskılarla verdiği danışmanlık hizmetinin hiçbir değeri yoktur.

Güven ve dürüstlük

Güven ilişkisinin var olabilmesi için bir avukatın onuru, dürüstlüğü ve güvenilirliğinden kuşku duyulmaması gerekir. Bu geleneksel değerler avukatlar için mesleki yükümlülüktür.

Sır saklama

İfa edilen hizmeti bir gereği olarak müvekkil avukatına başkalarına söylenmemesi gerekli olan şeyler anlatılabileceği gibi avukat, mahremiyet ilkesi doğrultusunda başka bilgilere de sahip olabilir. Sırların saklanacağından emin olunmadıkça güven olamaz.  Sır saklama yükümlülüğü, avukatın birincil ve temel hak ve görevidir.

Avukatın sır saklama konusundaki yükümlülüğü adaletin gerçekleşmesine olduğu kadar müvekkilin menfaati ne de hizmet eder. Bu nedenle, sır saklama yükümlülüğü devlet tarafından özel bir korumaya tabi olacaktır.

Avukat, mesleğinin icrası esnasında öğrendiği bütün bilgilerin gizliliğine saygı göstermek zorundadır.

Sır saklama yükümlülüğü zamanla sınırlı değildir.

Bir avukat, hukuki hizmet verirken kendisiyle birlikte çalışan iş ortaklar meslektaşları ile diğer çalışanlardan sır saklama yükümlülüğüne riayet etmelerini talep eder.

Diğer Baro ve Hukuk Örgütlerinin kurallarına uyma

Sınır ötesi hukuk hizmeti veren bir AB ülkesi avukatı, sınır ötesi faaliyet gösterdiği Ev Sahibi Devletin meslek kurallarına uymakla yükümlü olabilir. Bir avukat, herhangi bir faaliyetinin icrasını etkileyecek olan kuralları öğrenmekle yükümlüdür.

CCBE üyesi kuruluşlar, diğer avukatların cari meslek kurallarına ulaşabilmesini sağlamak üzere, kendi meslek kurallarını CCBE Sekreterya’sına  tevdi etmekle yükümlüdür.

Avukatlıkla bağdaşmayan görevler

Avukatlar, işlevlerini gerektiği şekilde bağımsız olarak ve adaletin gerçekleşmesine uyumlu olarak gerçekleştirebilmek için bazı görevleri/işleri yapmaktan yasaklanabilirler.

Herhangi bir Ev sahibi Üye Ülke mahkemesi veya kamu otoritesi nezdinde bir müvekkil temsil eden veya savunan avukat, söz konusu Ev sahibi Üye Ülke avukatlarının tabi bulunduğu yasaklanmış veya aykırılık teşkil eden işler bakımından belirlenmiş kurallara tabi olacaktır(göz önüne alacaktır).

Mesleğini Ev sahibi Üye Ülke büro açmak suretiyle icra eden bir avukat avukatlıkla ilgisi bulunmayan ticari veya diğer bir işle iştigal etmek isterse, bulunduğu Üye Devlet avukatlarının tabi bulunduğu yasaklanmış veya avukatlıkla bağdaşmayan faaliyetlerin belirlendiği kuralları göz önüne almak zorundadır.

Kişisel reklam

Bir avukat, verdiği bilgilerin yanlış ve aldatıcı olmaması, sır saklama yükümlülüğüne ve sair temel değerlerine aykırı olmamak kaydıyla, sunduğu hizmetlerle ilgili olarak kamuyu bilgilendirme hakkına sahiptir.

Bir avukatın 2.6.1. sayılı fıkra hükümlerine uygun olmak koşulu ile yazılı basın, radyo, televizyon, elektronik ticari iletişim araçları ve diğer vasıtalarla kişisel reklam yapmasına izin verilir.

Müvekkilin menfaati

Bir avukat, bütün kanun hükümleri ve meslek kurallarına uymak koşulu ile, müvekkilinin menfaatini her zaman en iyi şekilde gözetmek ve müvekkilinin menfaatini kendi veya meslektaşlarının menfaatinden üstün tutmak zorundadır.

Avukatın müvekkiline karşı sorumluluğunun sınırı

Bir avukat, kendi Üye Devleti ve Ev sahibi Üye Devletin kanunlarının izin verdiği ölçüde, müvekkiline karşı olan sorumluluğunun sınırlarını, tabi bulunduğu meslek kurallarına uygun olarak,  kendisi belirleyebilir.

3. MÜVEKKİLLERLE İLİŞKİLER

Talimatın kabulü ve sona ermesi

Bir avukat talimat almadan bir hukuki sorunu inceleyemez. Ancak, hukuki sorunu olan kişi lehine hareket eden avukat veya yetkili bir makamın talimatı üzerine davaya bakabilir.

Avukat, kendisine talimat veren özel veya tüzel kişinin kimliği, kanuni ehliyeti ve yetkisi hakkında kuşku duyarsa, söz konusu kişinin kimliğin, yetkisi ve kanuni ehliyetinden emin olmak için gerekli gayreti göstermek zorundadır.

Bir avukat müvekkilini zamanında, basiretli bir şekilde ve itina ile temsil edecek ve danışmanlık yapacaktır. Bir avukat kendisine verilen talimatı yerine getirirken kişisel olarak sorumlu olur ve kendisinse tevdi edilen işle ilgili gelişmelerden müvekkilini bilgilendirir.

Bir avukat mesleki bilgisi ve becerisinin olmadığı veya yetersiz olduğunu bildiği veya bilmesi lazım geldiği durumlarda o işi yeterli bilgi sahibi olan bir avukatla birlikte ele almalıdır.

Bir avukat işlerinin yoğunluğu nedeniyle, derhal yerine getiremeyeceği bir konuda talimat kabul edemez.

Bir avukat, müvekkilinin yeni bir avukat bulamama ihtimali veya zarara uğrama ihtimali varsa tevdi edilen işi/talimatı bırakamaz.

Menfaat çatışması

Bir avukat, iki veya daha fazla müvekkile veya aralarında menfaat çatışması olan veya olma riski bulunan kişilere aynı konuda danışmanlık hizmeti veremez, onlar adına hareket edemez, onları temsil edemez.

Bir avukat, müvekkilleri arasında çıkar çatışması çıkarsa veya avukata duyulan güvenin sarsılma tehlikesi bulunuyorsa veya avukatın bağımsızlığı zedelenecekse, müvekkiller lehine hareket etmeyi bırakmalıdır.

Bir avukatın yeni bir müvekkili temsil etmesi eski müvekkili yönünden güveni sarsma riski taşıyorsa veya eski müvekkille ilgili bilgiler yeni müvekkille haksız avantaj sağlayacaksa avukat yeni müvekkil adına hareket etmekten kaçınmalıdır.

Avukatlar ortaklık halinde çalışıyorlarsa, bu ortaklık ve üyeleri,  3.2.1 ila 3.2.3 numaralı bentlere tabidir.

Pactum de Quato Litis (Borcun bir kısmının ödenmesini sağlamaya ilişkin sözleşme)

Bir avukatın pactum de quato litis yapma yetkisi yoktur.

Pactum de quato litis terimi; bir avukatın, müvekkilin taraf olduğu bir konuda o konuyla ilgili bir sonuca ulaşılmadan önce yapılan ve müvekkilin sonuçta elde edeceği parasal veya herhangi bir kazancın bir kısmını avukata ödemeyi taahhüt ettiği sözleşmeyi ifade etmektedir.

Avukata ödenecek ücret, resmi ücret tarifesine göre veya avukat üzerinde yetkisi olan Makamın kontrolu altında ise ödenecek ücret davanın müddeabihi ile orantılı olsa bile bu; Pactum de quato de litis anlaşması sayılmaz.

Ücretlerin Düzenlenmesi

Bir avukatın talep ettiği ücret müvekkile eksiksiz bildirilecek, adil ve makul olacak, avukatın tabi bulunduğu kanun ve meslek kurallarına aykırı olmayacaktır.

Alacağa Mahsuben Ödeme

Bir avukat mahsuben ödeme yapılmasını talep ederse bu talep; makul bir tahmini ücreti ve olası harcamaları geçemez.

Bu şekilde bir ödeme yapılmadığı takdirde, 3.1.4. bent hükümleri saklı kalmak üzere, avukat davadan çekilebilir veya davaya bakmayı reddedebilir.

Avukat Olmayanlarla Ücret Paylaşımı

Bir avukat, tabi bulunduğu kanun ve meslek kuralları üçüncü bir kişi ile iş ortaklığı ve işbirliği yapmasına izin vermesi halleri dışında, avukat olmayan bir kişi ile ücret paylaşamaz.

3.6.1. bent hükmü, ölmüş veya emekliye ayrılmış bir avukatın işlerini üstlenen bir avukatın; ölen avukatın varislerine veya emekli avukata ücret, komisyon veya diğer ödemeler yapmasına engel değildir.

Dava Masrafları ve Adli Yardım

Bir avukat her zaman müvekkilinin ihtilafını en düşük mali külfetle gidermeye gayret gösterecek ve uygun zamanlarda; alternatif çözüm yollarına gitme veya sulh olma konularında müvekkiline önerilerde bulunacaktır.

Bir avukat, adli yardımın mümkün olduğu hallerde, müvekkilini ilgilendirmelidir.

Müvekkil Fonları

Avukatlar, müvekkilleri veya üçüncü şahıslar adına ellerine geçen paraları ( bundan böyle “müvekkil parası” olarak belirtilecek) bir kamu otoritesinin denetimine tabii bulunan bir banka veya benzer kuruluş hesabına ( bundan böyle “müşteri hesabı” olarak belirtilecek) yatıracaktır. Müşteri hesabı avukatın diğer hesaplarından ayrı olacaktır. Avukat tarafından tahsil edilen paralar, müvekkil başka şekilde işlem görmesini talep etmediği takdirde, böyle bir hesaba yatırılacaktır.

Avukat müvekkilin parasıyla ilgili tüm işlemleri gösterecek tam ve doğru kayıt tutacak ve müvekkilin hesabını tuttuğu diğer hesaplardan ayıracaktır. Ulusal mevzuata uygun olarak kayıtlar belirli bir süre muhafaza edilebilir.

Avukatın müdahalesi olmaksızın, ulusal kurallar açıkça izin verdiği takdirde veya banka değişikliği halleri haricinde müvekkil hesabı borçlu bakiye veremez.  Bu tür hesaplar teminat veya kefalet olarak gösterilemez. Müvekkil hesabı ile  başka bir banka hesabı arasında takas, birleşme  yapılamayacağı gibi avukatın bankaya olan borcunu karşılamak için kullanılamaz.

Müvekkile ait paralar, müvekkilin talimatı doğrultusunda uygun koşullarda veya en kısa süre müvekkil hesabına transfer edilmelidir.

Avukat, yazılı olarak bilgi vermeden, müvekkil hesabından kendi hesabına avukatlık ücreti transfer edemez.

Üye ülkedeki Yetkili Makamlar, gizlilik kuralları veya hukuk mesleğine ilişkin imtiyazlar saklı olmak kaydı ile müvekkil parasına ilişkin belgeleri onaylama ve inceleme yetkisine haizdir.

Mesleki Zarar Sigortası

Avukatlar, hukuki faaliyetlerinden kaynaklanan hukuki sorumluluklara karşı, mesleki faaliyetleri nedeniyle karşılaşabilecekleri risklerle sınırlı olmak kaydıyla makul bir oranda sigortalanacaklardır.

Avukat sigortalanmadığı takdirde, bu durumu ve sonuçlarını müvekkiline bildirmek zorundadır.

4. MAHKEMELERLE İLİŞKİLER

Mahkeme Kuralları

Mahkeme veya bir heyet önünde dava takip eden veya duruşmaya çıkan bir avukat o mahkeme veya heyetin kurallarına tabi olacaktır.

Duruşmaların Adilane Yürütülmesi

Bir avukat duruşmaların adil bir şekilde icrasına uymakla yükümlü bulunmaktadır.

Mahkemelerde Davranış

Bir avukat, kendi menfaatlerini ve kendisi veya üçüncü şahıslar bakımından sonuçlarını düşünmeksizin, müvekkilinin hakkını şerefli ve korkusuzca savunurken  mahkemeye karşı gerekli saygı ve nezaketi gösterecektir.

Yanlış veya Yanıltıcı Bilgi

Bir avukat hiçbir zaman mahkemeye, bilerek, yanlış veya yanıltıcı bilgi sunamaz.

Hakem vesaire  Bakımından Uygulama Alanı

Bir avukatın mahkemelerle olan ilişkilerinin tabi olduğu kurallar, zaman zaman başvurulsa dahi, hakemler, adli ve yargı benzeri görevleri yerine getiren kişilerle olan ilişkileri bakımından da geçerlidir.

5. AVUKATLAR ARASINDAKİ İLİŞKİLER

Mesleğin Kurumsal Ruhu (Yapısı)

Mesleğin kurumsal yapısı, müvekkillerin menfaatleri göz önüne alınarak ve gereksiz davaların açılmamasına özen gösterilerek ve meslek saygınlığını zedelemeksizin, avukat arasında güven ve işbirliğine dayalı bir ilişkiyi gerektirir.

Bir avukat diğer AB Üyesi Devletlerin avukatlarını meslektaş olarak kabul etmeli ve onlara karşı adilane ve nazik davranmalıdır.

Farklı Üye Devlet Avukatları Arasında İşbirliği

Bir avukat,  başka bir üye devlet avukatınca yeterli olmadığı bir konuyla ilgili olarak vermeye teşebbüs edeceği talimatı kabul etmemekle görevlidir. Böyle bir durumla karşılaşan avukat, meslektaşına, talep edilen hizmeti yerine getirecek bir avukata gerekli talimatı vermesini sağlayacak bilgileri elde etmesine yardımcı olmalıdır.

Bir üye devlet avukatı diğer bir üye devlet avukatı ile işbirliği içine girdiğinde, her ikisine düşen görev, iki ülkenin hukuk sisteminde ve avukatlık meslek kuruluşlarında, yeterlilikleri ve yükümlülükleri bakımından, mevcut olabilecek farklılıklar göz önüne almaktır.

Avukatlar Arasında Yazışma

Bir avukat başka bir üye ülke avukatına ileti gönderiyor ve bunun gizli kalmasını veya önyargı oluşturmamasını istiyorsa, iletiyi göndermeden önce bu isteğini açıkça beyan etmelidir.

İletiyi alacak kişi, iletinin gizliliği veya önyargı oluşturmamasını temin edemeyecek ise, bu hususu derhal göndericiye bildirmelidir.

Tavsiye ücreti

Bir avukat, başka bir avukattan veya herhangi bir şahıstan, o avukatı bir müvekkile tavsiye ettiği veya göndermek için ücret, komisyon veya herhangi bir karşılık talep ve kabul edemez.

Bir avukat, kendisine müvekkil göndermesi için, hiç kimseye ücret, komisyon veya herhangi bir karşılık ödeyemez.

Hasım Taraf ile Muhaberat

Bir avukat, bir davada veya meselede, başka bir avukat tarafından temsil edildiğini veya istişare aldığını bildiği kişi ile, o kişinin avukatının muvafakati olmadan, o dava veya mesela hakkında doğrudan haberleşemez( bu bağlamda haberleştiği takdirde avukata bilgi vermek zorundadır).

(6 Aralık 2002 tarihinde Dublin’de yapılan Genel Kurul Kararı ile çıkarılmıştır.

Ücretlerden Sorumlu Olma

Farklı üye ülkelerin Barolarının üyeleri arasındaki mesleki ilişkilerde, bir avukat başka bir avukatı önermekle yetinmeyip kendisi işi bir muhabire verir veya danışırsa müvekkil borcunu ödeyemeyecek durumda dahi olsa talimat veren avukat yabancı muhabire ücret, masraf, ve avans harcamalarından kişisel olarak sorumludur. İlgili avukatlar konuyla ilgili olarak düzenlemeler yapabilir. Talimat veren avukat, her zaman kendi kişisel sorumluluğunu, gelecekte sorumluluktan imtina ettiğini yabancı avukata bildirilmeden önce tahakkuk eden ücret, masraf ve avans harcamalarıyla sınırlayabilir.

Mesleki Gelişimin Sürdürülmesi

Avukatlar, mesleklerinin Avrupa boyutunu göz önüne alarak mesleki bilgi ve becerilerini korumalı ve geliştirmelidir.

Farklı Üye Ülke Avukatları Arasındaki İhtilaflar

Bir avukat, başka bir üye ülkedeki meslektaşının meslek kurallarını ihlal ettiğini düşünürse, bu konuda meslektaşının dikkatini çekmelidir.

Ayrı üye ülkeler avukatları arasında mesleki anlamda kişisel bir ihtilaf çıktığı takdirde bu ihtilafın öncelikle dostane bir şekilde giderilmesine çalışılmalıdır.

Bir avukat başka bir üye ülke avukatı aleyhine 5.91. ve 5.9.2. bentlerde sözü edilen konular nedeniyle bir hukuki işle başlatmadan önce, taraflar arasında sulhun sağlanmasına yardımcı olmaları amacıyla her iki avukatın üyesi bulunduğu Baro veya Hukuk Kurumunu bilgilendirecektir.